Oyun Dolu Ebeveynlik

Çocuğa ve çocukluğa ait olduğunu varsaydığımız oyunun, ebeveynlikte ve ebeveyn-çocuk ilişkisindeki yerine önem veren bu yaklaşım, ”oyuncu ebeveynlik” sayesinde ebeveyne, çocuğun dünyasına katılmayı, çocukla bağlanma üzerine odaklanmayı, birlikte kikirdemeyi, oyunda çocuğun yönlendirmesine güvenmeyi ve bazen de rolleri değiş tokuş etmeyi öneriyor.

Bu yaklaşımda ilk adım, yalnız hisseden veya kendini yatıştırma zorluğu çeken çocuğunu anne babanın tanımasından geçiyor. Çünkü çocuklar ya içlerine kapanarak ya da aşırı hareketlilik göstererek bu zorluklarını açığa çıkarıyorlar.

Kimi çocuklar sadece ”sıkıldım” derken, on iki yaşındaki bir çocuk ”Kimse beni sevmiyor” diyebiliyor. Bu durumda anne babaların verdiği ilk tepki üzülmek veya çocuğu teselli etmek oluyor. Halbuki oyuncu anne babalık yaklaşımında, çocuk için üzülmek yerine çocuğu bu izole durumdan çıkarmak için gerekli noktalar ele alınıyor. Çünkü oyuncu anne babalık, çocukla sürekli oyun oynamayı veya hayatın gerekliliklerini hafife almayı değil, oyunu ve karşılıklı oyuncu bakış açısına sahip olmayı gerektiriyor. Böylelikle de anne baba çocuk arasındaki olumlu ilişki güçleniyor.

Peki Nasıl?

Zaten bildiğiniz bir dünyaya girmek: Çoğu yetişkin için oyun oynamak kolay değildir. Hatta çoğu ”artık” (büyüdükleri için) oyun oynayamacaklarını belirtirler. Halbuki oyun oynamak öğrenilen/öğretilen bir durum değildir. Bu nedenle çocuğu ile belirli sürelerde oyun oynamaya başlayan ebeveynler, çocukluklarndan tanıdıkları bu dünyaya adapte olabilirler. Başlangıçta bu oldukça zor olabilir. Yere oturmak, bazen yorulmak, bazen kirlenmek yetişkin dünyasından oldukça uzak görünebilir. Ama çocuklar oyun kurmaya o denli hazır ve heveslidir ki, ilk oyundan sonra her şey kendiliğinden gelişir.

Başkası değil anne ve babayla oyun oynamak; Çocuğun hayatından oyunu çekmek, yetişkinin hayatından yürümek veya düşünmeyi çekmek gibidir. Çocuklar kendi başlarına da oynayabilir ve bundan zevk de alabilirler. Ama anne ve babası ile oyun oynamak, çocuğa güven verdiği ve çocuğun ihtiyacı olduğunda anne-babasının orada olması söz konusu olduğu için kimseyle oynamaya benzemez. Bazen oyun öylesine kendiliğinden başlar ve öyle güzel devam eder ki anne ve babayla oyun oynamak çocuk için benzersiz bir tecrübeye dönüşebilir.

Bazı durumlarda anne ve babayla oyun oynamak daha da önem kazanır. Çocuğun akranları ile bağlantı kurabilmesinde zorluk olduğunda, özgürce ve spontan oyun kurmakta zorlandığında, hayatında değişimler meydana geliyorsa (okula başlamak, kardeş doğumu, kayıp veya boşanma), veya kendini tehlikede hissediyorsa anne ve baba ile oyun oynamak çocuk için oldukça önem kazanır.

Yetişkinler Neden Oyun Oynamakta Zorlanırlar?

Oyun yetişkinlerin dünyasında öyle az yer kaplar ki, bir anne veya babanın çocuğu ile yerde oyun oynayabilmesi neredeyse üstün bir yetenek gibi yorumlanır. Bu konu ile ilgili bazı ipuçlarını bilmek, yetişkinlerin çocukları ile oyun oynarken neden zorlandıklarını anlamak ve onları uygun şekilde yönlendirmek açısından oldukça önemlidir.

Eğer çocuklarımız bizimle veya akranlarıyla iletişimde kurmakta zorlanırlarsa biz de onlarla aynı şekilde paralel duygular hissederiz. Üzgün, kızgın, sıkkın, rahatsız hissederiz oyun oynarken. İçimizden oyun oynamak gelmeyebilir.

Çocuğun oynadığı oyun tekrarlayıcı, saldırgan veya engelleyici biçimde ise onları görmezden gelmek, ceza vermek veya uzaklaşmak isteriz.

Geçişler yetişkinler için de zordur. Biz de hayatımızda zihnimizi meşgul eden olaylar yaşarken, çocuklarımızla kendimizi vererek oyun oynamakta zorlanabiliriz.

Çocuklarımızın sağlığı veya hayatlarıyla ilgili bir tehlike söz konusu olduğunda da anne baba olarak oyun oynamak ikinci planda kalabilir.

Oyuncu Anne Babalıkta Önemli Kilit Kelimeler

Heves: Çocukla oyun oynarken gerçekten oyun oynamaya hevesli olmak en önemli başlangıç noktası. Çünkü çocuklar zihninizin orada olmadığını veya dikkatinizi hissederler. Bu da oyunun sürekliliğine en büyük darbedir.

Merak: Merak çocuğun iç dünyasını, konuşturduğu karakterleri, kurduğu şehri veya yazdığı senaryoları ilgiyle izleyebilmektedir. Merak etmek çocuğa ‘’seni ve seninle ilgili her şeyi merak ediyorum, önemsiyorum’’ mesajı verir.

Karşılıklılık: Oyun oynarken bazen hiç konuşulmasa da, his olarak oyunu iki kişinin karşılıklı ilişkisi olarak yaşamak çok önemlidir. Bu yüzden oyun oynarken düzeltmelerde bulunmak, sürekli mantığa büründürmek veya oyunu yönetmek oyunu tek kişinin oynadığı bir sürece çevirebilir.

Zamanlama: Yorgunken, meşgulken oyun oynamak zordur. Oyun oynamayı gerçekten oyuncu olduğunuz zamanlara saklayın. Oyunun süresi uzun olmak zorunda değildir. On beş dakika süren bir diyalog bile ilişkiyi besleyebilir. Önemli olan güzel bir birliktelik sağlıyabilmektir.

Şartsız kabul: Kurallı oyunlarda bile çocuğu şartsız olarak kabul etmek çok büyük bir önem taşır. Hileyi, hızı, yavaşlığı, rekabeti, tekrarı, değişiklik yapmayı kabul eden ebeveyn çocuğun psikolojik büyümesi için kıymetli bir alan sunar.

Esneklik: Ebeveynin oyuna, çocuğuna, duruma göre esneklik gösterebilmesi, gerçek hayatta da çocuğun uyum, adaptasyon ve problem çözme konusunda anne babasını nasıl model alacağı konusunda büyük önem taşır.

Spontanlık: Akılda bir planla başlansa bile oyunun sizi alıp götürdüğü yere gitmekten çekinmeyin. Kule yapmak için başladığınız Legolardan hayali bir korsan gemisi çıkmışsa, planınızı cebinize koyup, korsan gemisine binmek oyuncu ebeveyn olmanın önemli unsurlarından biridir.

Hep sevgiyle kalın

Pedagog Sibel Tonga

7 Comments

  1. Pingback:keto diet and menopause

  2. Pingback:tizanidine 6 mg

  3. Pingback:clomid nz buy

  4. Pingback:lumigan allergan

  5. Pingback:tizanidine pill

  6. Pingback:baricitinib fda

  7. Pingback:3function

Comments are closed.

START TYPING AND PRESS ENTER TO SEARCH