Okul Çocuklarında Dikkat Eksikliği

Çocuklarınızın ödev başına otururken zorluk yaşadığını gördünüz mü? Bazen fazla sakarlık yaptıkları ya da sorumluluklarını sonlandıramadıkları oldu mu? Fazla unutkanlık ve eşyalarını kaybetme gibi durumlar gözlemlediniz mi? Gözlemleriniz sonucunda eğer bu davranışların çocuğunuzda var olduğunu düşünüyorsanız dikkat eksikliğini incelemekte fayda var. Dikkat eksikliğinin okul çağında belirgin bir şekilde ortaya çıktığı biliniyor. Aslında bebeklik yıllarından başlayarak yetişkin yıllarına kadar sürebildiği de gözlemleniyor. Genellikle fark edilmesi çocukların okul yaşamında ortaya çıkıyor. Çocukları bilişsel, duygusal ve davranışsal olarak etkileyen bir durum olan dikkat eksikliği çocukların tüm hayatlarını etkileyebiliyor. 

Dikkat eksikliği yalnızca akademik hayatı değil bireylerin diğerleriyle ilişki kurmalarını da etkiliyor. Bu yüzden yalnızca akademik alanda değil hayatın her alanında etkisi ortaya çıkabiliyor. Üstelik dikkat eksikliği çocuklarda yetersizlik hissine sebep olmakla birlikte daha sonra depresyon gibi rahatsızlıkların da ortaya çıkmasına ön ayak oluyor. Bu yüzden çocuklarda en erken şekilde bu durumu tanımlamak ve dikkat eksikliği konusunda aksiyon almak gerekiyor. 

Dikkat eksikliği okul öncesi oyun döneminde de kendini belli edebiliyor. Özellikle akranlarına kıyasla çocuklarda daha sık oyun değiştirme, çabuk sıkılma ve dikkati sürdürememe gibi durumların hayatlarını etkilemeye başlamasıyla kendini gösteriyor. Ancak yine de dikkat eksikliğinin okul döneminde daha net bir şekilde anlaşıldığını söylemek daha doğru. Okul zamanında çocukların sürekli olarak eşyasını kaybetme, derste hayallere dalma, dersi dinleyememe, bir şey söylendiğinde kendisine söylenmiyormuş hissi, dışarıdaki sesler ve görüntülerle dikkatinin çabuk dağılması ve genel olarak dağınık olmaları gibi belirtiler gözlemlenebiliyor. Ayrıca öğrencinin grupla değil tek tek daha iyi anladığı da düşünülüyorsa ve bu durumun uzun bir dönemden beri var olduğu söyleniyorsa bir uzmanla konuşmakta fayda var. 

Bu belirtilere sahip olan her bireyin dikkat eksikliğine sahip olduğu yaklaşımı doğru değildir. Kesin ve net bir bilgi için mutlaka bir uzmana başvurmakta fayda görülüyor. Belirtilere tam anlamıyla odaklanıldığında ise her belirtinin her yaş grubu için aynı şekilde görüldüğü söylenemez. Örneğin oyun grubunda oyundan oyuna atlama ve çabuk sıkılma davranışı, okul grubunda verilen sorumlulukları tamamlayamama, yetişkinlerde ise iş yerlerindeki veya herhangi bir sorumluluğu tamamlayamama şeklinde görülebiliyor. Diğer belirtiler göz önüne alındığında eğer çocuklarda görevlerde dikkat hataları yapma, etkinliklerde dikkatin çabuk dağılması, dinlemiyormuş gibi görünmesi, ödevlerini tamamlayamaması, düzenleyememesi, plansız ve dağınık bir düzeni bulunması, bilişsel çaba gerektiren işlemlerden kaçınması ve çevreden kolayca etkilenerek ilgisinin dağılması gibi durumlar varsa bir uzmana başvurulması en doğru karar haline geliyor.

Her ebeveyn dikkat eksikliğinin neden olabileceği konusunda merak içinde olabiliyor. Dikkat eksikliğinin hem kalıtsal olarak hem de çevresel olarak bireye etkileri mevcut. Kalıtsallığın etkisinin daha yüksek olmasıyla birlikte oyun dönemlerinde çocuğun fazla ekran başında kalması, annenin gebelikle sigara ve alkol kullanması, doğum ve doğum sonrası oluşan komplikasyonların da dikkat eksikliğini arttırdığı düşünülüyor. Aynı zamanda çocuklardaki dopamin ve noradrenalin hormonlarının düşüklüğü ve beynin ön kısmında bulunan yürütücü işlevler için önemli bir bölge olan frontal lobun daha az işlev göstermesi sebebiyle de dikkat eksikliği oluşabiliyor.

Ebeveynlerin dikkat eksikliği konusunda olabildiğince farklı kaynaktan bilgi alması gerekiyor. Özellikle bir uzmana göründüklerinde mutlaka çocuğun çevresinden bilgi toplanılması oldukça önemli. Ailenin, öğretmenin ve çocuğunun kendisinin verdiği bilgilerle daha kapsamlı bir plan çıkarılması ilk adımlardan biri. Ailenin dikkat eksikliği konusunda bilgi sahibi olması olumlu etki yaratıyor. Bununla birlikte bireylere dikkat eksikliği ile eşlik eden başka rahatsızlıkların olup olmadığının da değerlendirilmesinin yapılması gerekiyor. Örneğin okul sorunları, öğrenme problemleri, karşı olma karşıt gelme bozukluğu, depresyon, kaygı bozukluğu, akran ilişkilerinde problemler çocuklarda eşlik eden diğer rahatsızlıklar olarak sıralanabiliyor.

Tüm bunların yanında çocukların ilgili oldukları alanlarda uzun süre dikkat göstermesi ama ilgisiz oldukları alanlarda dikkatini toplayamaması da dikkat eksikliğine işaret edebiliyor. Dikkat eksikliği olan çocuklarda dikkati sürdürmeye yönelik etkinliklerle birlikte ilaç tedavileri de olumlu sonuçlar göstermekte. Özellikle dikkati sürdürmeye yönelik etkinlikleri sağlamlaştırmak için ödüllendirme teknikleri de kullanılıyor. Bir uzman ile birlikte yürütülen bu etkinliklere evde aileler devam edebiliyor. Bu sayede çocuklarda olumlu bir gelişme gözlenebiliyor. Dikkat eksikliği konusunda birçok uygulamanın olmasının yanı sıra aynı zamanda Dikkat Geliştirme Setleri de bulunuyor. Çocukları hem eğlendirecek hem de dikkatini geliştirecek oyunlarla birlikte dikkat eksikliğinin üzerine gitmek mümkün. 

Erken tanı ve erken müdahale oldukça önemli. Ailelerin ve öğretmenlerin iyi bir gözlemci olması ve birkaç ortamda belirtilerin devam ettiğine dikkat edilmesi gerekiyor. Dikkat eksikliği yalnızca akademik hayatı değil bireyin tüm hayatını etkileyebilir bu yüzden önlem almak ve bir an önce doğru adımlar atmak için uzmana başvurmak gerekiyor. Eğer çocuğunuzda bu gibi belirtiler olacağını düşünüyorsanız bu konu hakkında çalışan bir uzmana başvurabilirsiniz. 

İrem Keskin-Psikolojik Danışman

START TYPING AND PRESS ENTER TO SEARCH